Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00Müzik
00:00Cumhuriyet TV ekranlarından merhaba sevgili izleyenler.
00:16Bugün stüdyomuzda Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlı Akay'a ağırlıyoruz.
00:20Hoş geldiniz.
00:21Hoş bulduk. Sağ olun.
00:23Efendim hem ziyaretiniz için hem de yayın teklifini kabul ettiğiniz için teşekkür ediyorum.
00:27Neden?
00:27Şimdi isterseniz birkaç gündemimiz var.
00:29Hemen sizden öğrenmek isterim.
00:31Özellikle takip ettiğinizi bildiğimden bu NİDE'deki Aile Bakanlığına bağlı Engelsiz Yaşam Merkezi'nde bir işkence iddiası vardı.
00:39Bir dava vardı.
00:40O konudaki son durumla bir onu dinleyip başlayayım.
00:42Evet.
00:43NİDE'de Engelsiz Yaşam Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi'nde 29 kişinin yargılandığı ve 15 çocuk bir erişkinin işkence gördüğüne dair olan dava
00:54pazartesi günü karar duruşması ile sonuçlandı.
00:58Aslında bu davanın ortaya çıkması Mustafa Çiçek adında epilepsi hastası olan bir çocuğumuzun darp sonrasında hastanede yaşamını kaybetmesiyle daha aleni hale geldi.
01:10Ve sizin bir meslektaşınızın bu konuyu gündeme getirmesi sayesinde Aile Bakanlığı da bu konunun üzerini örtemeyeceğini görmüş oldu.
01:20Ancak 3 duruşma gerçekleşen ve pazartesi günü de karar duruşmasının olduğu dava sürecinde birçok STK ve baro davaya müdahil olmak istemesine rağmen bu reddedildi.
01:32Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın bu yöndeki talebi ise kabul edildi.
01:36Bu şu açıdan çok aykırı bir tutum yani zaten dava bir nevi bakanlığa yönelik olarak açılmış olan bir dava.
01:43Yani bakanlık elinin kirini yıkayıp o kirli suyu personelin üzerine boca ederek bu işteki suçundan arınamaz.
01:52Kendini bu şekilde aklayamaz.
01:54Orayı bakanlık işletiyor.
01:56Dolayısıyla elbette 26 kişinin 5 yıldan başlayıp 80 yıla aşkın sürece kadar olan ceza almış olması önemlidir.
02:04Ancak bunun daha bir istinaf süreci var.
02:08Daha yargıtay süreci var.
02:09Dolayısıyla biz bunları da sonuna kadar takip edeceğiz.
02:12Çünkü bazen böyle bizler de o davaları izlediğimizde ağır cezalar veriliyor.
02:17Ama sonrasında bir bakıyorsunuz istinafta ya da yargıtay sürecinde başka bir sonuçla karşılaşıyorsunuz.
02:24O yüzden son aşamaya kadar gerçek suçlar ceza alıncaya kadar sonuna kadar bu işin takipçisi olacağız.
02:31Ama şunu özellikle söylemek istiyoruz.
02:34Burada asıl suçlu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'dır.
02:39Çünkü Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın himayesindeki bir kuruluşta çocuklarımızın işkence gördüğü, çocuklarımızın hürriyetinden yoksun bırakıldığı, çocuklarımızın kötü muameleye maruz kaldığı çok net bir şekilde dava sonucuyla da zaten onaylanmıştır.
02:57Açığa çıkmıştır, alenileşmiştir. Bir evladımız yaşamını kaybetmiştir. Ve bu evladımızın yaşamını kaybetmesinin yanı sıra elbette bir çocuğun yaşamını kaybetmesi çok büyük bir olay, çok üzücü bir olay.
03:11Ama biz bir yandan bir de devlete olan güveni kaybettik. Yani bundan sonra kim neye güvenerek devlet kurumlarına çocuğunu, yaşlısına, bakıma muhtaç olanını emanet edecek?
03:22Yeni doğan çetelerinden tutun, yaşlı bakım evlerine kadar her yaş grubunda, her profilde, her özellikle de kırılgan grupta biz bunları yaşıyoruz.
03:33Kaldı ki zihinsel engelli çocuklarımız, bu anlamda en özel çocuklarımız ve ailelerinden kilometrelerce uzakta yaşıyorlar.
03:40Aileler devlete güvenerek o kuruma çocuklarını bırakıyorlar. Ama çocuklar resmen işkence görüyor.
03:46Dolayısıyla bu dava sadece hukuki bir dava değildir. Aynı zamanda vicdani bir davadır. Tarihi bir davadır.
03:54Bu davada bakanlık da yargılanmalı ve bakan istifa etmelidir.
03:59Çünkü çocuklar göz göre göre işkence görüyorsa, çocuklar göz göre göre yaşamını kaybediyorsa bu ülkede,
04:07daha o bakanın o koltuktan kalkması için, istifa etmesi için daha büyük ne olmalı diye düşünüyorum.
04:13Çocuklarımız yanarak yaşamını kaybediyor. Çalışırken iş makinesine kolunu kaptırıyor, kafasını kaptırıyor, yaşamını kaybediyor.
04:21Yani hayal kurması gereken, akranlara ilerlemesi gereken...
04:24Daha da 14 yaşında bir çocuk.
04:25Evet ve yine NİDE'de çocuk sömestri tatilinde okulu bırakıyor. Ondan sonra çalışmaya başlıyor ve kolunu kaptırıyor.
04:32Arkasından yaşamını kaybediyor.
04:34Şimdi biz bunlar yaşanırken bu ülkede o bakan nasıl o koltukta rahatça oturabiliyor?
04:40Nasıl uykuları kaçmıyor? Nasıl insanların yüzüne... Ben bunu anlayamıyorum gerçekten.
04:45Dolayısıyla artık bu iktidarın sonu gelmiştir. Gidecekler, gidecekler, gidecekler.
04:51Evet. Ne yazık ki yalnızca Aile Bakanlığı da değil, yani Kartalkaya'da da gördük aslında bakanlığın hiçbir biçimde sorumluluğu kalmadığını ve hiçbir yetkinliğin yargılanmadığını.
05:00Efendim şimdi bir yandan da Aile Bakanlığı'nı konuşmuşken biliyorsunuz aslında şu anda bir aile yılı içerisinde bulunuyoruz.
05:05Bakanlık bunu ilan etmişti. Ancak bu sanki biraz iktidara karşı direniş yılına dönüştü gibi gözüküyor son günlerde.
05:13Bir süperlik maçında açılan pankart çok tepki çekti. Sizin de tepki göstereceğinizi tahmin ediyorum o yüzden soracağım.
05:20Doğal olan normal doğumdur isimli erkek futbolcuların tuttuğu bir pankart.
05:25Kadınlar da elbette tepki gösterdiler.
05:26Sağlık Bakanlığı'nın orada logosu bulunuyordu. Zaten Sağlık Bakanlığı bir süredir bir normal doğuma, daha doğrusu vajinal doğuma özendirme politikası izliyor.
05:36Nasıl değerlendiriyorsunuz?
05:37Dediğiniz gibi aile yılında aslında kadınların, çocukların, ailelerin hiçleştirildiği bir dönem yaşıyoruz.
05:45Geçen yılı emekler yılı ilan etmişlerdi. Emeklerin hali ortada. Bu senede aile yılında ne yazık ki aileler, kadınlar, çocuklar son derece olumsuz koşullara maruz kalıyorlar.
05:57Tabii şurası bir gerçek. Bu ülkede AKP iktidarı döneminde öylesine bir zihniyet palazlandı ki kadınları kuluçka makinesi gibi gören, kadınlara ne giyeceğini, ne içeceğini, ne zaman kahkaha atıp atmayacağını, kaç çocuk doğuracağını, o çocukları nasıl dünyaya getireceğini adeta dikte eden bir anlayış hakim oldu.
06:20Ve bu anlayışın giderek toplumun farklı katmanlarında yaygınlaştığını görüyoruz.
06:25Yani bir futbol müsabakası öncesinde böyle bir pankart açmanın başka türlü açıklanabilecek bir tarafı yoktur.
06:33Ama oradaki erkeklere sesleniyoruz.
06:36Doğum yapmak istiyorsanız buyurun siz o zaman istediğiniz şekilde doğum yapın.
06:41Ama kadınların kararına karışmayın.
06:43Kadınlarla hekimlerin bir arada verecekleri bu kararları asla ve asla burnunuzu sokmayın.
06:49Ayağınızın topuyla kadınların işine burnunu sokmayın.
06:53Kadınların bedendir, kadınların kararıdır.
06:56Onun için hiç kimse kadınlara ne kaç çocuk doğuracağını ne de o çocukları nasıl dünyaya getireceğini dayatamaz.
07:03Buna asla ve asla izin vermeyeceğiz.
07:05Evet bir de çok kısa sonrasında da bakana soruldu elbette bu sağlık bakanına.
07:09Sayın Memişoğlu da dedi ki ya canım sanki sadece erkekler mi izliyor futbol maçında niye kızdınız ki pankarta bu kadar dedi.
07:15Bu tabi aslında bakanın şuursuzluğunu da gösteriyor.
07:19Yani o kadar meseleden uzak ki kendisinin vermiş olduğu cevap kendisine çok yakışan bir cevap olmuş.
07:25Biz bu bakanın da zaten başta yeni doğan çeteleri olmak üzere tüm süreçlerdeki performansını gördük.
07:32Onun için onun sözlerini aynen iade ediyoruz.
07:35Şimdi efendim az önce konuşurken gidecekler dediniz ya bir anlamda artık Türkiye'de son herhalde bir ayda son birkaç haftada Ekrem Memoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından
07:45yıllardır yaşanmayan şekilde sokak protestoları var.
07:48Çeşitli protestolar da var yalnızca sokak değil.
07:51Ve gençler ağırlıklı olarak son olarak liseliler de biliyorsunuz bir katılım sağladı aslında bu kitlesel protestolara.
07:57Tabi çok insan da tutuklandı.
07:59Şimdi yalnızca anayasal bir hakkı kullandıkları için tutuklandıklarından da aslında çok fazla tutulamadılar.
08:04Bayram tatili bahanesiyle içerideydiler.
08:07Yavaş yavaş tahliye ediliyorlar.
08:09Şu anda hala kırkı aşkın kişi tutuklu.
08:11Şimdi hem içeride hala bulunanlara serbest bırakılmalarını yönelik bir çağrı yapmak açısından
08:16hem de bir durumun genelini nasıl değerlendirdiğinizi dinlemek isterim.
08:21Evet biz tabi gençlerle de aileleriyle de sürekli iletişim içerisindeyiz.
08:25Silivri'de zaten onları ben de ziyaret ettim edeceğim de ama umarım gerek kalmayacak.
08:31Her biri tahliye edilmiş olacak artık.
08:33Çünkü hakikaten anayasal haklarını kullandıkları için gençleri daha fazla orada tutamazlar.
08:39Ama şunu gördüm her biri son derece dik duruşlu.
08:43Her biri kendisiyle gurur duyan aileler çocuklarıyla gurur duyan bir tavır içerisinde.
08:48Yani güçlerini haklıktan alıyorlar aslında ve bu ülkenin demokrasisine sahip çıkıyorlar.
08:54Tek istedikleri var.
08:55Özgürlük, adalet, eşitlik, kardeşlik başka bir şey değil.
08:59Ve bunun için de seslerini duyurmak istemişlerdi.
09:02Şimdi geldiğimiz tablo şu aslına bakarsanız.
09:05İşte bu ülkeye hizmet eden belediye başkanlarımız tutuklu.
09:09Bu ülkede özgürlük, adalet, eşitlik isteyen ve bunun için de Saraçhane Meydanı'na gittiği için dahi
09:15yani hiçbir şey yapmamış.
09:17Sadece orada Saraçhane Meydanı'nda genel başkanımızın konuşmasını dinlemiş.
09:22Bu gençler ya gözaltına alındı ya da bir kısmı önemli bir kısmı da tutuklandı.
09:26Proje okulları denilen aslında ülkemizin kültüründe çok tarihinde, eğitim tarihinde çok önemli bir yer tutan
09:36en nitelikli öğrencilerin, en iyi öğretmenlerin olduğu, içinde yılın eğitimcisi seçilerek ödül alan öğretmenlerin olduğu
09:43proje okullarını okullarının 6 bin kadar öğretmenini istihdam dışına itmeye çalışan bir proje bakan var.
09:50Ve bu gençler de gene o proje bakana yönelik olarak ve aynı zamanda okullarına, öğretmenlerine, eğitim hayatlarına,
09:59adalete, eşitliğe, özgürlüğe, layıklığa, bilimsel, çağdaş, kamusal eğitime sahip çıkmak amacıyla
10:05haklarını arıyorlar, yani sözlerini söylüyorlar.
10:08Diyorlar ki biz dogmalarla değil bilimle, bizler çağdaşlıkla, layıklıkla ve herkesin erişebildiği,
10:17eğitimde fırsat eşitliğinin olduğu eğitim koşullarıyla yoğrulmak istiyoruz.
10:22Bizler kinder ya da dindar gençlikten ziyade aklın ve bilimin yolunu seçen Atatürk gençliğinin gençleri olmak istiyoruz.
10:30Şimdi bu gençlerimizi de baskı altına alıyorlar.
10:33Dolayısıyla yani katman katman ilerleyecek olsak,
10:36belediye başkanlarımız, o belediye başkanlarımızın hakkını savunan üniversite öğrencileri,
10:42liselilerin öğretmenlerinin savunması sonrasında lise öğrencileri,
10:46şimdi önümüzde 23 Nisan var.
10:4823 Nisan'da da herhalde masaya bir çocuk çıkacak,
10:51her zamanki gibi biliyorsunuz koltuğa oturuyor ve Türkiye ile ilgili olarak ne düşünüyorsunuz diyor.
10:57Herhalde sırada 23 Nisan çocukları var.
11:00Katman katman herkesi baskı altına almaya çalışan
11:03ve farklı görüşte olan herkesi susturmaya, sindirmeye çalışan,
11:08korkutmaya çalışan bir cebeyrut iktidarla karşı karşıyayız.
11:12Ama buradan bir kez daha haykıralım.
11:14Korkmuyoruz, susmuyoruz, sinmiyoruz, itaat etmiyoruz.
11:18Haklarımıza sonuna kadar sahip çıkıyoruz.
11:20Ve bu ülkede Atatürk'ün dediği benim bütün ümidim gençliktedir sözünden.
11:26Bugünlerde hakkını veriyorlar.
11:27Evet gençlere ve çocuklara çok teşekkür ediyoruz.
11:31Bizler de elbette siyasetçiler olarak üzerimize düşen sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirmeye çalışıyoruz.
11:37Evet, yani bizler de ben siyasetten anlamam ama bilmem ama kantinde bir tost var 25 lira satın aldığımızda doymuyoruz diyen öğrenciyi anlamak yerine bir hasım bellemek neden daha kolay geliyor?
11:51Biz de tabandan veremiyoruz.
11:52Çok teşekkür ederim katıldığınız için.
11:54Ben teşekkür ederim.
11:55Sizleri şimdi buradan Beylikdüzü'ndeki mitinge uğurlayacağız değil mi?
11:59Bugün Beylikdüzü'nde kolaylıklar diyorum efendim.
12:01Çok teşekkürler.
12:02Sevgili Cumhuriyet TV izleyenleri, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlı Aka bizimle birlikteydi.
12:08Gündemdeki konuları konuştuk efendim.
12:10Akşam saatlerinde Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul'da başlamış olduğu mitinglerin ikincisini Beylikdüzü'nde yapacak.
12:15Bu ekranlarda aktaracağız sizler için.
12:17Aylin Hanım da buradan oraya geçecek.
12:19Görüşmek üzere efendim.